ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı : 2019/11
(Değişik İşler)
Karar Sayısı : 2021/3
Karar Tarihi : 14/1/2021
R.G. Tarih-Sayısı :
6/3/2021-31415
DAVACI: Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılığı
DAVALI: Büyük
Türkiye Partisi
DAVANIN KONUSU: Büyük
Türkiye Partisinin kendiliğinden dağılma
hâlinin ve buna bağlı olarak hukuki varlığının sona erdiğinin tespitine karar
verilmesi talebidir.
I. DAVANIN GEREKÇESİ
Büyük Türkiye Partisi kuruluşuna dair bildiri ve eklerini
6/6/2016 tarihinde İçişleri Bakanlığına vermek suretiyle 22/4/1983 tarihli ve
2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 8. maddesine göre tüzel kişilik
kazanmıştır. İlk Büyük Kongre’sini süresinde yapmayan ve zorunlu organlarını
oluşturmayan Parti hakkında, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 28/5/2019 tarihinde
düzenlenen iddianame ile kendiliğinden dağılma hâlinin ve buna bağlı olarak
hukuki varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesi talep edilmektedir.
II. İDDİANAME
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28/5/2019 tarihli ve
51047475/2019-524 sayılı iddianamesinin ilgili bölümü şöyledir:
“Davalı Parti 02.07.2017 tarihindeki kurucular kurulu
toplantısı ile genel başkan, merkez karar yönetim kurulu ve disiplin kurulu
seçimi yapıldığını sonrasında başkanlık divanı oluşturulduğunu belirterek buna
ilişkin alınan kararları, bazı kurucular kurulu üyelerinin bir başkasını vekil
tayin ettiğine ilişkin vekâletname olduğu iddia edilen belgeleri ve diğer
evrakı Başsavcılığımıza sunmuştur.
Sunulan belgeler üzerindeki inceleme sonucunda davalı
partiye 19.07.2017 tarih ve 1306 sayılı yazımızla; “Kuruluşu yapılan siyasi
partilerde kuruluş aşamasında oluşturulan geçici genel başkan ve merkez karar
yönetim kurulunun ilk büyük kongreyi yapıncaya kadar parti yönetiminde
bulunabildikleri, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun 16/8. maddesine göre
kurucular kurulunun ilk büyük kongreyi yapıncaya kadar bu kongrenin tüm
yetkilerini kullanma hakkına sahipse de kurucular kurulunun seçimli toplantı
yöntemlerine uymak zorunda olduğu, kuruluş şamasında oluşturulan geçici parti
yönetiminin yerine yeniden seçim ile görevlendirme yapılabilmesinin 2820 sayılı
Kanun’un 21/1. maddesine göre yargı gözetimi altında yapılan seçim ile mümkün
olduğu, diğer yandan 2820 sayılı Kanun’un 14. maddesinde büyük kongrenin
toplanma usulü belirlenmiş olduğundan geçici süre ile bu kongrenin yetkilerini
kullanan kurucular kurulunun da toplanma usulünün bu kurullara bağlı olacağı,
Kanun’da siyasi partilerin genel kurul toplantılarına vekâleten katılmaya
ilişkin bir düzenleme de bulunmadığı dolayısıyla alınan kararlar ve yapılan
seçimlerin Kanun’a uygun olmadığından siyasi parti siciline işlenmediği
belirtilerek kuruluş aşamasında oluşturulan geçici yönetimin süresi içerisinde
yargı gözetiminde seçimli ilk büyük kongresini yapması gerektiği hususu” bildirilmiştir.
Mamak 1. İlçe Seçim Kurulu Başkanlığının 17.01.2018 tarih
ve 19816 sayılı seçim sonuç tutanağından anlaşıldığı üzere; davalı partinin
14.01.2018 tarihinde yaptığı merkez teşkilat organları seçiminde başkan ile
birlikte merkez karar ve yönetim kuruluna 10 asıl ve 7 yedek üye, merkez
disiplin kuruluna da 4 asıl ve 6 yedek üye seçilmiştir.
Bu kez de davalı partiye 05.03.2018 tarih ve 2018/105
sayılı yazımızla; “Kongre evrakının incelenmesinde, kongrede 2820 sayılı Kanuna
aykırı biçimde tüzük değişikliği yapıldığı, bu değişiklikler gözetilerek
yapılan merkez organları seçimlerinin de Kanun’a uygun olmadığı, siyasi
partilerin merkez karar ve yönetim organları ile disiplin organı üye
sayılarının 2820 sayılı Kanun’un 16. ve 17. maddelerinde gösterilen zorunlu
sayıdan az olamayacağı göz ardı edilerek yapılan seçimin de geçerli bir seçim
olduğunu kabul etmenin mümkün olmadığı, ayrıca 2820 sayılı Kanun’un 6/2.
maddesine göre kimsenin birden fazla parti üyesi olamayacağı, aksi halde üyelik
sıfatının bu siyasi partilerin hepsinde sona ereceği belirtilmesine rağmen
Demokratik Sol Parti’de üye kaydı bulunan Mehmet Işık’ın parti genel
başkanlığına seçildiği, diğer yandan parti, kurucu üyeliğinden istifa ettiği
bildirilen bir kısım partilinin merkez karar ve yönetim kurulu ve merkez
disiplin kurulu yedek üyeliğine seçildiklerinin anlaşıldığı, bu itibarla tüzük
değişikliği ve merkez organları seçimlerinin Kanun’un emrettiği hükümlere göre
yapılmaması nedeniyle sicil kayıtlarımıza işlenmediği ve parti kongresinin yenilenerek
eğer tüzükte değişiklik yapılacaksa 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun
emredici hükümlerine aykırı bir düzenleme yapılmadan değişiklik yapılması ve
Kanun’a uygun bir tüzük ile yeniden seçim yapılması hususu” bildirilmiştir.
5/3/2018 tarih ve 2018/105 sayılı yazımız üzerine yeniden
kongre kararı alan davalı parti, 8/4/2018 tarihinde yaptığı kongrede Mamak 3.
İlçe Seçim Kurulu Başkanlığının 11/4/2018 tarih ve 110080 sayılı seçim
tutanağından anlaşıldığı üzere başkan ile birlikte merkez karar ve yönetim
kuruluna 50 asıl ve 10 yedek üye, merkez disiplin kuruluna da 7 asıl ve 3 yedek
üye seçmiştir. Davalı partinin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu asil üyeliğine
seçilen toplam on kişinin başka partilere üye oldukları tespit edilerek 2820
sayılı Kanun’un 6. maddesi gereği her iki partideki üyelikleri
sonlandırılmıştır.
Gerek 10 mükerrer üyenin üyeliklerinin sonlandırılması
gerekse genel başkan olarak seçilen kişinin aynı zamanda Merkez Karar ve
Yönetim Kurulu asil üyesi olarak seçilmesi sebebiyle parti tüzüğünün 59.
maddesinde düzenlenen Merkez Karar ve Yönetim Kurulu asıl üye sayısının 50
kişiden oluşacağı hükmüne uyulmamıştır.
Ayrıca evrakın incelenmesinde Genel Başkan, 24 Merkez
Karar ve Yönetim Kurulu asıl üyesi, 7 Merkez Karar ve Yönetim Kurulu Yedek
üyesi, 4 Merkez Disiplin Kurulu asıl üyesi ve 1 Merkez Disiplin Kurulu yedek
üyesi olmak üzere toplam 37 kişinin 2820 sayılı Kanun’un 10. maddesi gereği
siyasi partiler sicil dosyasına konulması gereken belgelerinin eksik olduğu
tespit edilerek 4/6/2018 tarihli ve 302 sayılı yazımızla eksikliklerin
giderilmesi istenmişse de davalı partiye yapılan tebligat bila-tebliğ olarak
dönmüştür. Yaptırılan adres araştırması da sonuçsuz kalmıştır.
Bu itibarla; davalı parti yukarıda açıklandığı üzere
tüzel kişilik kazandığı 6/6/2016 tarihinden bu yana iki yıl içinde kanunun
aradığı şekilde ilk büyük kongresini yapmamış ve zorunlu organlarını
oluşturmamıştır.”
III.
İNCELEME
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iddianamesi,
Raportör Ömer DURSUN tarafından hazırlanan rapor, ilgili Anayasa ve kanun
hükümleri, bunların gerekçeleri ile diğer belgeler okunup incelendikten sonra
gereği görüşülüp düşünüldü:
2. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Büyük Türkiye
Partisinin süresi içinde ilk Büyük Kongresini yapmadığını ve zorunlu
organlarını oluşturmadığını ileri sürerek kendiliğinden dağılma hâlinin ve buna
bağlı olarak hukuki varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesini talep
etmiştir.
3. Anayasa Mahkemesinin 25/6/2020 tarihli ve 337873531/115.02/295/1414
sayılı savunma isteyen yazısının tebligatı, bildirilen Parti adresinde kimsenin
bulunamaması nedeniyle Parti sicil dosyasından edinilen bilgilerle Partinin
kurucu üyesi olduğu belirlenen Ali Çetin’e 15/8/2020 tarihinde yapılmıştır. Parti,
süresi içinde herhangi bir savunma yapmamıştır.
4. 2820 sayılı
Kanun’un;
- 6. maddesinin ikinci fıkrasında “Kimse, aynı zamanda
birden fazla siyasi partinin üyesi olamaz, aksi halde üyelik sıfatı bu siyasi
partilerin hepsinde birden sona ermiş sayılır.”,
- 14. maddesinin sekizinci fıkrasında “Büyük kongre
ilk toplantısını yapıncaya kadar, bu kongrenin yetkilerini kurucular kurulu
kullanır.”,
- 16. maddesinin birinci fıkrasında “Siyasi partilerin
merkez karar, yönetim ve icra organları parti tüzüğünde belirtilen isim, şekil
ve sayıda kurulur. Büyük Kongrece seçilecek merkez organlarının her birinin üye
sayısı 15’den az olamaz.”,
- 17. maddesinde “Siyasi partinin merkez disiplin
kurulu, bu Kanunda ve parti tüzüğünde gösterilen şekilde kurulur. Bu kurulun
üye sayısı yediden az olamaz.”,
- 21. maddesinin birinci fıkrasında “Siyasi partilerin
genel merkez, il ve ilçe organları seçimleri ile il kongresi ve büyük kongre
delegelerinin seçimleri, yargı gözetimi altında gizli oy ve açık tasnif esasına
göre … yapılır.”,
- 32. maddesinin ikinci fıkrasında ise “Siyasi
partilerin disiplin kurullarında görev alanlar, kongreler, Türkiye Büyük Millet
Meclisindeki parti grubu üyelikleri hariç, partinin diğer organ, kurul ve
görevlerinde bulunamaz, partiye bir hizmet bağıyla bağlı olamaz ve partiden
herhangi bir suretle gelir sağlayamazlar.”
hükümleri yer almaktadır.
5. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iddianamesi ve
Parti sicili incelendiğinde;
- 2/7/2017 tarihinde yapılan Kurucular Kurulu
Toplantısı’nda Kurucular Kurulunun Büyük Kongre yetkilerini kullanırken 2820
sayılı Kanun hükümlerine uygun davranmak zorunda olduğu, Parti organlarının
belirlenmesi için yapılacak seçimin yargı gözetimde yapılmadığı, Büyük
Kongre’nin toplantı usullerine uyulmadığı,
- Mamak 1. İlçe Seçim Kurulu Başkanlığının 17/1/2018
tarihli ve 19816 sayılı Seçim Sonuç Tutanağı’ından anlaşıldığı üzere davalı
Partinin 14/1/2018 tarihinde yaptığı merkez teşkilat organları seçiminde başkan
ile birlikte Merkez Karar ve Yönetim Kuruluna 10 asıl ve 7 yedek üyenin, Merkez
Disiplin Kuruluna da 4 asıl ve 6 yedek üyenin seçildiği,
- 14/1/2018 tarihinde yapılan toplantıya ilişkin Mamak 1.
İlçe Seçim Kurulu Başkanlığının 17/1/2018 tarihli ve 19816 sayılı Seçim Sonuç
Tutanağı’na göre Merkez Karar ve Yönetim Kuruluna 10 üyenin, Merkez Disiplin
Kuruluna 4 üyenin seçildiği, ayrıca Demokratik Sol Partide üye kaydı bulunan
Mehmet Işık’ın parti genel başkanlığına seçildiği, diğer yandan Parti kurucu
üyeliğinden istifa ettiği bildirilen bir kısım partilinin Merkez Karar ve
Yönetim Kurulu ve Merkez Disiplin Kurulu yedek üyeliğine seçildiği,
- 8/4/2018 tarihinde yapılan toplantıya ilişkin Mamak 3.
İlçe Seçim Kurulu Başkanlığının 11/4/2018 tarihli ve 110080 sayılı Seçim Sonuç
Tutanağı’na göre Merkez Karar ve Yönetim Kuruluna 50 üyenin, Merkez Disiplin
Kuruluna da 7 üyenin seçildiği ancak Merkez Karar ve Yönetim Kuruluna seçilen
10 üyenin başka partilere üye olduğu ve parti genel başkanı seçilen kişinin
Parti Merkez Karar ve Yönetim Kuruluna da seçildiği, ayrıca iki partide
üyelikleri bulunan ve Merkez Karar ve Yönetim Kuruluna seçilen 10 üyenin her
iki partiye ilişkin üyeliklerinin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından
sona erdirildiği,
- Parti üyelikleri sona erdirilenler dışında 37 üyenin
2820 sayılı Kanun’un 10. maddesi gereğince siyasi partiler sicil dosyasına
konulması gereken belgelerinin eksik olduğu
tespit edilmiştir. Anılan işlemlerin yukarıda belirtilen
mevzuat hükümlerine aykırı olduğu anlaşılmaktadır.
6. Büyük Türkiye Partisinin Büyük Kongre’sini bugüne
kadar 2820 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak yapmadığı tespit edilmiştir.
7. Anılan Kanun’un 14. maddesinin birinci fıkrasında
siyasi partinin en yüksek organının büyük kongre olduğu, yedinci fıkrasında ise
ilk büyük kongrenin partinin tüzel kişilik
kazanmasından başlayarak iki yıl içinde toplanması gerektiği belirtilmiştir.
8. Söz konusu madde uyarınca gerekli kuruluş bildirisi ve
eklerini 6/6/2016 tarihinde İçişleri Bakanlığına vererek Kanun’un 8. maddesine
göre tüzel kişilik kazanmış bulunan Partinin bu tarihten itibaren iki yıl
içinde ilk büyük kongresini toplaması ve zorunlu organlarını oluşturması
gerekmektedir.
9. Kanun’un 121. maddesinin birinci fıkrasında “Türk
Kanunu Medenisi ile Dernekler Kanununun ve dernekler hakkında uygulanan diğer
kanunların bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri, siyasi partiler hakkında da
uygulanır.” denilmektedir. 22/11/2001
tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni
Kanunu’nun 87. maddesinin (2) numaralı bendinde ise ilk genel kurul
toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamış ve zorunlu organların
oluşturulmamış olması durumu derneğin kendiliğinden sona erme nedenlerinden
biri olarak sayılmıştır.
10. Açıklanan nedenlerle 6/6/2016 tarihinde tüzel kişilik
kazanan ve ilk Büyük Kongre’sini süresinde yapmayan Partinin hukuki varlığının
sona erdiğinin tespiti gerekir.
11. Öte yandan 2820 sayılı Kanun’un 110. maddesinin
birinci fıkrasında “Kapanan bir siyasi partinin malları, büyük kongre
toplanma yeter sayısının salt çoğunluğunun oyu ile alacağı bir karar üzerine,
bir diğer siyasi partiye veya başka bir parti ile birleşmek için kapanma kararı
alınmışsa, birleşeceği partiye, ilgili partinin de kabul etmesi şartıyla
devredilebilir. Aksi halde kapanan siyasi parti malları Hazineye geçer.”
denilmektedir. Bu itibarla tüzel kişiliği sona eren Partinin mallarının
Hazineye geçmesi gerekir.
lV. HÜKÜM
A. Büyük Türkiye
Partisinin 22/4/1983 tarihli ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 121.
maddesinin yollamasıyla 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni
Kanunu’nun 87. maddesi gereğince dağılmış sayılarak hukuki varlığının sona
erdiğine,
B. Partinin tüm mallarının 2820 sayılı Kanun’un 110.
maddesinin birinci fıkrası uyarınca Hazineye geçmesine,
C. Gereğinin yerine getirilmesi için karar örneğinin
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,
14/1/2021 tarihinde
OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
|
Başkan
Zühtü
ARSLAN
|
Başkanvekili
Hasan
Tahsin GÖKCAN
|
Başkanvekili
Kadir
ÖZKAYA
|
|
Üye
Engin
YILDIRIM
|
Üye
Hicabi
DURSUN
|
Üye
Celal
Mümtaz AKINCI
|
|
Üye
Muammer
TOPAL
|
Üye
M.
Emin KUZ
|
Üye
Rıdvan
GÜLEÇ
|
|
Üye
Recai
AKYEL
|
Üye
Yusuf
Şevki HAKYEMEZ
|
|
Üye
Selahaddin
MENTEŞ
|
Üye
Basri
BAĞCI
|
|
|
|
|