ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı:2018/8 (Değişik
İşler)
Karar Sayısı:2020/6
Karar Tarihi:25/6/2020
R.G.Tarih-Sayısı:29/7/2020-31200
DAVACI: Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılığı
DAVALI: Türkiye
Ekonomi ve Kalkınma Partisi
DAVANIN KONUSU: Türkiye
Ekonomi ve Kalkınma Partisinin kendiliğinden dağılma hâlinin ve buna bağlı
olarak hukuki varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesi talebidir.
I. DAVANIN GEREKÇESİ
Türkiye Ekonomi ve Kalkınma Partisi, kuruluşuna dair
bildiri ve eklerini 1/9/2014 tarihinde İçişleri Bakanlığına vermek suretiyle
22/4/1983 tarihli ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 8. maddesine göre
tüzel kişilik kazanmıştır. İlk büyük kongresini süresinde yapmayan ve zorunlu
organlarını oluşturmayan Parti hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca
4/7/2018 tarihinde düzenlenen iddianame ile kendiliğinden dağılma hâlinin ve
buna bağlı olarak hukuki varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesi
talep edilmektedir.
II. İDDİANAME
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 4/7/2018 tarihli ve
51047475-372 sayılı iddianamesinin ilgili bölümleri şöyledir:
“Davalı siyasi parti 1.9.2014 tarihinde 30 kurucu üye
ile kurularak tüzel kişilik kazanmıştır.
Parti tüzel kişilik kazanmasından başlayarak iki yıl
içinde ilk büyük kongresini toplamamış ve zorunlu organlarını oluşturmamıştır.
Davalı siyasi partiye 2820 sayılı Siyasi Partiler Yasası’nın 14/6. maddesi
gereğince kongre yapılması için yazılan yazılarımız genel merkez olarak
bildirilen adreste bulunmamaları nedeniyle iade edilmiş, yapılan tüm adres
araştırmalarına rağmen partinin adresi tespit edilememiştir. Daha sonra adı
geçen parti 26/3/2017 tarihinde 1. Olağan Kongrelerinin yapıldığını bildirerek
kongreye ilişkin evraklarını sunmuş, yapılan incelemede kongre evraklarının
eksik olduğu anlaşılarak 31/5/2017 tarihli ve 51047475-2017/1102 sayılı yazımız
ile eksikliklerin giderilmesi istenmesine rağmen yazımıza bir cevap verilmemiş,
bu kez adı geçen parti 13/12/2017 tarihli ve 2017/19 sayılı yazısı ile
1/10/2017 tarihinde 1. Olağanüstü Kurultay yapıldığını, ancak seçilen üyelerin
başka partilerde bulunmaları ve evraklarını teslim etmemeleri nedeniyle Merkez
Karar ve Yönetim Kurulu, Merkez Disiplin Kurulu’nun oluşturulamadığını
bildirmiş, sonrasında 16/12/2017 tarihli ve 2017/27 sayılı yazısı ile 6/1/2018
tarihinde 2. Olağanüstü Kurultayın yapılacağı bildirilmiş, bunun üzerine
22/3/2018 tarihli ve 51047475-2018/151 sayılı yazımız ile kongre yapıldı ise
evraklarının gönderilmesi istemini içeren yazımız partinin bildirdiği adrese gönderilmiş
ancak bildirilen adreste böyle bir partinin bulunmaması nedeniyle yazımız iade
edilmiş, yapılan adres araştırmasına rağmen partiye ulaşılamamıştır.
…
Davalı Türkiye Ekonomi ve Kalkınma Partisinin 2820 sayılı
Siyasi Partiler Yasasının 14/7. fıkrasının son cümlesi ve 121. Maddesi ile 5253
sayılı Dernekler Kanunu’nun 36. maddesi yollamasıyla 4721 sayılı Türk Medeni
Kanunu’nun 87. maddesinin 2. bendi uyarınca, ilk büyük kongresini süresinde
yapmaması ve zorunlu organlarını oluşturmaması nedeni ile kendiliğinden dağılma
halinin ve buna bağlı olarak hukuki varlığının sona erdiğinin karar verilmesi
iddia ve talep olunur.”
III. PARTİNİN SAVUNMASI
Türkiye Ekonomi ve Kalkınma Partisinin
12/8/2018 tarihli ve 2018/11 sayılı savunmasında, Parti Tüzüğü’nde kurultayın
iki yılda bir toplanacağının ve bir yıldan fazla ertelenemeyeceğinin
düzenlendiği, buna uygun olarak da 26/3/2017 tarihinde 1. Olağan Kurultayın,
20/8/2017 tarihinde 1. Olağanüstü Kurultayın, 6/1/2018 tarihinde 2. Olağanüstü
Kurultayın, 4/8/2018 tarihinde ise 3. Olağanüstü Kurultayın gerçekleştirilmesi
suretiyle zorunlu organların oluşturulduğu ifade edilmiştir. Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gönderilen yazıların bildirilen adreste
yapılan onarım çalışmasından dolayı taraflarına ulaşmadığının iddia edildiği
savunmada, yapılan seçimlerde görev alan kişilerin daha önce üyesi oldukları
partilerden istifa etmelerine ve bu istifaların ilgili ilçe seçim kurullarına
iletilmesine rağmen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı kayıtlarından düşürülmemesi
nedeniyle aksaklıkların meydana geldiği belirtilmiştir. Sonuç olarak zorunlu
organları oluşturulan Partinin sağlıklı bir şekilde çalışmalarına devam ettiği
ve talebin reddedilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının göndermiş olduğu
12/11/2018 tarihli ve 51047475/2018-521 sayılı yazıda Partinin ilk büyük
kongresini 21/10/2018 tarihinde yaptığı bildirilmiştir.
IV. İNCELEME
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iddianamesi,
Türkiye Ekonomi ve Kalkınma Partisinin savunması, Raportör Burak FIRAT
tarafından hazırlanan rapor, ilgili Anayasa ve kanun hükümleri, bunların
gerekçeleri ile diğer belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp
düşünüldü:
2. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Partinin süresi
içinde ilk büyük kongresini yapmadığını ve zorunlu organlarını oluşturmadığını
ileri sürerek kendiliğinden dağılma hâlinin ve buna bağlı olarak hukuki
varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Partinin savunmasında, 26/3/2017
tarihinde 1. Olağan Kurultayın, 20/8/2017 tarihinde 1. Olağanüstü Kurultayın,
6/1/2018 tarihinde 2. Olağanüstü Kurultayın, 4/8/2018 tarihinde ise 3.
Olağanüstü Kurultayın gerçekleştirilerek zorunlu organların oluşturulduğu
belirtilmiştir. Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcılığının 12/11/2018 tarihli ve
51047475/2018-521 sayılı yazısında Partinin
büyük kongresini 21/10/2018 tarihinde gerçekleştirdiği ifade edilmiştir.
4. 2820 sayılı Kanun’un 14. maddesinin birinci fıkrasında
siyasi partinin en yüksek organının büyük kongre olduğu, yedinci fıkrasında ise
ilk büyük kongrenin partinin tüzel kişilik kazanmasından başlayarak iki yıl
içinde toplanması gerektiği belirtilmiştir.
5. Anılan madde uyarınca gerekli kuruluş bildirisi ve
eklerini 1/9/2014 tarihinde İçişleri Bakanlığına vererek Kanun’un 8. maddesine
göre tüzel kişilik kazanmış bulunan Partinin bu tarihten itibaren iki yıl
içinde ilk büyük kongresini toplaması ve zorunlu organlarını oluşturması
gerekmektedir.
6. Kanun’un 121. maddesinin birinci fıkrasında “Türk
Kanunu Medenisi ile Dernekler Kanununun ve dernekler hakkında uygulanan diğer
kanunların bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri, siyasi partiler hakkında da
uygulanır.” denilmektedir. 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni
Kanunu’nun 87. maddesinde kuruluş amacının gerçekleşmesinin imkânsız hâle
gelmesi, ilk genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmaması ve
zorunlu organlarının oluşturulmaması, tüzük gereğince yönetim kurulunun
oluşturulmasının imkânsız hâle gelmesi ve olağan genel kurul toplantısının iki
defa üst üste yapılamaması gibi durumlar derneğin kendiliğinden sona erme
nedenleri olarak sayılmıştır.
7. Anayasa Mahkemesi çeşitli kararlarında, büyük
kongrelerini süresinde yapmadıkları için haklarında dağılma hâlinin ve buna
bağlı olarak hukuki varlıklarının sona erdiğinin tespitine karar verilmesi
talebinde bulunulan partilerin savunmalarının istenmelerinden sonra da olsa
büyük kongrelerini yapmalarını, siyasi ve hukuki varlıklarını devam ettirme
yönünde bir iradenin varlığı olarak kabul etmiştir (AYM, E.2012/1 (D. İş),
K.2012/2, 17/5/2012; E.2015/3 (D. İş), K.2016/1, 16/3/2016).
8. Her ne kadar Parti, tüzel kişilik kazandığı 1/9/2014
tarihinden başlayarak iki yıl içinde ilk büyük kongresini gerçekleştirmemiş ve
zorunlu organlarını oluşturmamış olsa da göndermiş olduğu 12/8/2018 tarihli
savunmasının ekinde sunduğu Çankaya 4. İlçe Seçim Kurulu Başkanlığının
29/3/2017 tarihli yazısına göre Partinin 26/3/2017 tarihinde ilk büyük
kongresini yapmak ve zorunlu organlarını oluşturmak suretiyle siyasi ve hukuki varlığını devam ettirme yönündeki
iradesini ortaya koyduğu anlaşılmıştır.
9. Açıklanan nedenlerle Partinin kendiliğinden dağılma
hâlinin ve buna bağlı olarak hukuki varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesi
talebinin reddi gerekir.
M. Emin KUZ bu görüşe katılmamıştır.
V. HÜKÜM
Türkiye Ekonomi ve
Kalkınma Partisinin kendiliğinden dağılma hâlinin ve buna bağlı olarak hukuki
varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesi talebinin REDDİNE, M. Emin
KUZ’un karşıoyu ve OYÇOKLUĞUYLA 25/6/2020 tarihinde karar verildi.
|
Başkan
Zühtü
ARSLAN
|
Başkanvekili
Hasan
Tahsin GÖKCAN
|
Başkanvekili
Kadir
ÖZKAYA
|
|
Üye
Serdar
ÖZGÜLDÜR
|
Üye
Burhan
ÜSTÜN
|
Üye
Engin
YILDIRIM
|
|
Üye
Hicabi
DURSUN
|
Üye
Celal
Mümtaz AKINCI
|
Üye
Muammer
TOPAL
|
|
Üye
M.
Emin KUZ
|
Üye
Rıdvan
GÜLEÇ
|
Üye
Recai
AKYEL
|
|
Üye
Yusuf
Şevki HAKYEMEZ
|
Üye
Yıldız
SEFERİNOĞLU
|
|
Üye
Selahaddin
MENTEŞ
|
Üye
Basri
BAĞCI
|
KARŞIOY GEREKÇESİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, davalı Türkiye
Ekonomi ve Kalkınma Partisinin kendiliğinden dağılma hâlinin ve buna bağlı
olarak hukukî varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesine ilişkin
talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararda, 2820 sayılı Siyasî Partiler Kanununun 14.
maddesinin yedinci fıkrasına aykırı olarak ilk büyük kongresini, tüzel kişilik
kazanmasından itibaren iki yıl içinde toplamaması nedeniyle kendiliğinden
dağılma hâlinin ve hukukî varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesi talep
edilen davalı Partinin, 26/3/2017 tarihinde ilk büyük kongresini topladığının
ve zorunlu organlarını oluşturduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle talebin reddine
karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
2820 sayılı Kanunun 8. maddesine göre, kuruluşuna dair
bildiri ve eklerini İçişleri Bakanlığına vererek 1/9/2014 tarihinde tüzel
kişilik kazanan davalı Partinin, 2820 sayılı Kanunun 14. maddesinin yedinci
fıkrasına göre iki yıl içinde yapması gereken ilk büyük kongresini süresinde
yapmadığı ve bu süre geçtikten yedi ay sonra kongrenin toplandığı çoğunluğun
kararında da kabul edilmiştir.
2820 sayılı Kanunun 121. maddesinde, Türk Medenî Kanunu
ile Dernekler Kanununun 2820 sayılı Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin siyasî
partiler hakkında da uygulanması öngörülmekte, 4721 sayılı Türk Medenî
Kanununun 87. maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde ise “ilk
genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamış ve zorunlu
organların oluşturulmamış olması” da “kendiliğinden sona erme” sebeplerinden
biri olarak belirlenmektedir.
Anayasa Mahkemesinin 16/3/2016 tarihli ve E.2015/3 (Değ.
İş.), K.2016/1 sayılı; 31/5/2017 tarihli ve E.2016/10 (Değ. İş.), K.2017/3
sayılı; 31/5/2017 tarihli ve E. 2017/1 (Değ.İş.), K.2017/5 sayılı; 13/12/2017
tarihli ve E.2017/4 (Değ.İş.), K.2017/9 sayılı; 21/6/2018 tarihli ve E.2017/2
(Değ.İş.), K.2018/6 sayılı; 25/6/2020 tarihli ve E.2017/3 (Değ. İş.), K.2020/4
sayılı Kararlarına ilişkin karşıoy gerekçelerimde belirtildiği üzere, kanunda
öngörülen sebeplerin gerçekleşmesi ile kendiliğinden sona erme hâllerinde,
herhangi bir organın veya makamın karar almasına gerek kalmadan tüzel kişilik
kanun hükmü gereği kendiliğinden sona ermektedir.
Adı geçen Partinin tüzel kişiliğinin de kanun gereği
kendiliğinden sona ermesinden sonra ilk büyük kongrenin toplanması ve zorunlu
organların oluşturulmasına ilişkin tasarruflar hukuken yok hükmünde olduğundan,
bu davada verilecek karara esas alınması isabetli değildir.
Bu itibarla ve yukarıda belirtilen karşıoy
gerekçelerimdeki diğer sebeplerle davalı Partinin kendiliğinden dağılma hâlinin
ve buna bağlı olarak hukukî varlığının sona erdiğinin tespiti için açılan
davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini düşündüğümden, çoğunluğun red
yönündeki görüşüne katılmıyorum.