Siyasi Parti Kapatma, İhtar , Mali Denetim ve Değişik İşler Kullanıcı Kılavuzu

(AYM, E.1989/1 , (Siyasi Parti İhtar) K.1989/1, 18/10/1989, § …)
   
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

 

Esas Sayısı:1989/1 (Siyasi Parti-İhtar)

Karar Sayısı:1989/1

Karar Günü:18.10.1989

R.G. Tarih-Sayı:05.11.1989-20333

 

İHTAR İSTEMİNDE BULUNAN : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

İHTAR İSTEMİNİN KONUSU : Tüzüğünün kimi maddelerinin ve Parti İçi Kurul, Komisyon, Komite ve Çalışma Gruplarının Kuruluş ve Çalışmaları Yönetmeliği'nin Genel Merkez ile il ve ilçelerde kadın ve gençlik komisyonları kurulmasını öngören hükümlerinin 22.4.1983 günlü, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'na aykırı olduğu savıyla, Sosyaldemokrat Halkçı Parti hakkında aynı Yasanın 104. maddesi uyarınca dört kez ihtar kararı verilmesi istemidir.

İSTEMİN GEREKÇESİ :

Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 28.4.1989 günlü, SP.4.Hz.1989/51 sayılı başvuru yazısı aynen şöyledir :

"Sosyaldemokrat Halkçı Parti Tüzüğünün 35. maddesinin 4. fıkrası ve bu fıkraya dayanılarak yapılan işlemler, Tüzükte yapılan değişiklikler, Çalışma Guruplarının Kuruluşu ve Çalışma Yönetmeliğinin bazı maddeleri Siyasi Partiler Kanununa aykırı bulunduğundan bu dava açılmıştır.

1- Tüzüğün 35. maddesinin 4. fıkrası ve yapılan işlem :

A) 2820 Sayılı Siyasi Partiler Kanununun 19. maddesinin 5. fıkrasında (İşten el çektirme kararının il yönetim kuruluna bildirilmesinden itibaren kırkbeş gün içinde il kongresi toplanır yeni yönetim kurulunu seçer.) 20. maddesinin 10. fıkrasında da (İşten el çektirme kararının ilçe yönetim kuruluna bildirilmesinden itibaren otuz gün içinde ilçe kongresi toplanarak yeni ilçe yönetim kurulunu seçer.) denilmektedir.

Davalı Partinin Tüzüğünün 35. maddesinin 2. fıkrası Kanunun bu hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş, (geçici kurul; görevden alınanların yerine, ilçe için görevden alma ve görevlendirme kararının ilçe yönetim kuruluna bildirilmesinden başlamak üzere otuz gün içinde; il için görevden alma ve görevlendirme kararının il yönetim kuruluna bildirildiği tarihten başlamak üzere kırkbeş gün içinde seçim yapılmak üzere kongreyi olağan üstü toplantıya çağırır.) denilmiştir.

Ancak, 35. maddenin 4. fıkrası ile (Bu maddede belirtilen sürelerde kongre toplanmazsa atanan kurulun görevi kendiliğinden bitmiş sayılır; üst kurul hemen yeni yönetim kurulunu atar bu yolla yapılan atamalar ancak üç kez yinelenebilir.) kuralı getirilmiştir.

Bu düzenlemeye göre, il veya ilçe yönetim kurulu feshedildikten sonra üçer dönem yenilenecek ve böylece Siyasi Partiler Kanununun 19 ve 20 maddelerinde açıkça belirtildiği sürede yani ilçelerde (30), illerde (45) gün içinde değil, ilçelerde (90) illerde (135) günde kongre yapılacak ve bu süreler içinde il ve ilçe geçici kurullarla yönetilecektir.

Bu kuralın davalı Siyasi Parti tarafından uygulamaya geçirildiği görülmüştür.

B) Davalı Siyasi Partinin,

İstanbul, Diyarbakır, Bursa, Siirt, Erzurum, Malatya, İçel, İI Yönetim Kurulları Aralık 1988 de görevlerinden alındıkları halde bugüne kadar kongreleri yapılmamış ve yönetim kurulları seçilmemiş atanan geçici yönetim kurullarınca bu iller yönetile gelmiştir.

Davalı Siyasi Parti 30.1.1989 tarihli yazılarımızla uyarılmış ise de kongreye gidilmemiş ve Tüzüğün 35 inci maddesine göre işlem yapıldığı bildirilmiştir.

a) Davalı Siyasi Partinin Tüzüğünün 35. maddesinin 4. fıkrasında yer alan (Bu maddede belirtilen sürelerde kongre toplanmazsa atanan kurulun görevi kendiliğinden bitmiş sayılır; üst kurul hemen yeni Yönetim Kurulunu atar bu yolla atamalar ancak üç kez yinelenebilir.) hükmü Siyasi Partiler Kanununun 19/5 ve 20/10. maddelerine aykırıdır.

b) Siyasi Partiler Kanununun açık hükmüne rağmen Yönetim Kurulları feshedilen İstanbul, Malatya, Diyarbakır, Bursa, Erzurum, Siirt illerinde Kanunda öngörülen süre fazlası ile geçtiği halde, uyarımıza rağmen, kongreleri yapılmamış, yeni yönetim kurulları seçilmemiştir. Tüzüğün 35. maddesinin kanuna açıkça aykırı olan 4. fıkrasının işletilmesine devam edilmiş ve hatta bu sürelere bile riayet edilmemiştir. Bu tutum ve davranış da Kanuna ve Parti içi demokrasi kurallarına aykırıdır.

II- Davalı Partinin,

10 Nisan 1989 Tarihinde yaptığı Tüzük değişiklikleri :

Davalı Siyasi Partinin Parti Meclisi 2820 Sayılı Kanuna 3507 Sayılı Kanunla eklenen geçici maddeye dayanarak gerçekleştirdiği tüzük değişikliklerinde de Kanuna ve Parti içi demokrasi kurallarına aykırı hükümler benimsemiştir.

Şöyleki;

a) Tüzüğün 8. maddesinde yapılan değişiklikle (Aday üyelik, üç aylık sürenin bitiminde asıl üyeliğe dönüşür. Yönetim Kurulu, derhal üyenin yazımı konusunda karar verir. Adını asıl üye defterine yazar; üyeye bilgi verir. Üyelik hakları bu tarihten başlar. ) kuralı getirilmiştir.

Her ne kadar Siyasi Partiler kanununun 12: maddesinde üyeliğe kabul şartları ve kuralları Parti Tüzüğünde gösterileceği belirtilmiş ise de, Tüzüğün değişik 8. maddesi ile üyelik haklarının başlama tarihi üyenin deftere kaydedildiğinin kişiye bildirildiği tarihe bağlanmıştır.

Yönetim Kurulu Üyeliğe karar verdikten sonra üyelik hakları doğmuş olmasına rağmen deftere kaydedildiğinin bildirildiği tarihten başlatılması kazanılmış hakların kısıtlanması sonucunu doğururki bu hal üyeler arasında olması gereken eşitlik ve demokrasi esaslarına aykırı bulunmaktadır. Kazanılmış üyelik haklarının kullanılması büro faaliyetinin sonucuna bağlanamaz.

b) Tüzüğün 39. maddesinde, "İlçe ve İI Kongreleri iki yılda bir yapılır. Tüzüğün 34 ve 35. maddelerindeki uygulamalarda bu süre kısaltılabilir." şeklinde değişiklik yapılmıştır.

Tüzüğün 34 ve 35 inci maddeleri il veya ilçe başkanı ya da yönetim kurullarının görevden alınmaları ile ilgili olup, kongreler bu kurulların oluşması için yapılacaktır. Bu maddeler uygulanırken kongre süresinin kısaltılması ve böylece önce seçilmiş delegelerinde yenilenmesine yol açacağından uygulama 2820 Sayılı Kanunun 19 ve 20 maddelerine aykırı olup, bu düzenleme ile olağan üstü kongre olağan kongre şekline dönüştürülmektedir.

c) Tüzüğün 66. maddesinde yapılan değişiklikle (Parti çıkarları ve yörenin özellikleri gözönünde tutularak gerekli görülen seçim çevrelerinde T.B.M.M. üye adaylarının parti meclisince saptanmasına karar verilebilir.) hükmü getirilmiştir.

Maddenin (A ) ve (B) bentleri dışında belirgin ve somut nedenlere dayanmayan ve Türkiye genelinde uygulanabilirlik taşıyan bu düzenleme, yapısı nedeniyle 2820 Sayılı Kanunun 4. maddesinde ifadesini bulan Anayasada nitelikleri belirtilen demokrasi esaslarına aykırı bulunmaktadır.

d) Tüzüğün geçici 2. maddesi (Parti genel kütüğü kurulması ve tüm üyelerin yeni kimlik kartlarının verilmesi suretiyle, üyeliklerin yenilenmesine Parti Meclisi Karar verir.) şeklinde değiştirilmiştir.

Siyasi Partiler Kanununun 6. maddesine göre her Türk Vatandaşı Kanunda ve Parti Tüzüğünde gösterilen şartlara ve usullere göre Siyasi Partilere üye olma ve dilediği anda üyelikten çekilme hakkına sahiptir.

Üye, Parti suçu işleyip partiden çıkarılmadığı veya kendi isteği ile ayrılmadığı sürece üyeliği devam eder. "Üyeliğin yenilenmesi" kuralı ile bir üyenin parti dışında bırakılması 2820 Sayılı Kanunun 6. maddesine ve parti içi demokrasi ilkelerine aykırıdır.

III- Parti içi kurul komisyon ve çalışma guruplarının kuruluş ve çalışma yönetmeliği;

Yönetmeliğin 11. maddesinde, Genel Merkezde, il ve ilçelerde kadın ve gençlik komisyonları kurulması öngörülmüş, bu komisyonların toplumsal ve siyasal çalışmaları yürüteceği 12. maddede ifade edilmiş, takip eden maddelerde de çalışma usul ve esasları düzenlenmiştir.

Siyasi Partilerin kadın kolu, gençlik kolu ve benzeri ayrıcalık yaratan yan kuruluşlar oluşturamayacakları Siyasi Partiler Kanununda öngörüldüğü halde, Davalı Parti "kadın ve gençlik komisyonları" adı altında devamlılık arzeden yan kuruluş kurma girişiminin eyleme geçilmeden önlenmesi gerekmektedir.

Sonuç :

1- Davalı Siyasi Partinin Tüzüğünün 35. maddesinin 4. fıkrası 2820 Sayılı Siyasi Partiler Kanununun 19. maddesinin 5. fıkrasına ve 20. maddesinin 10. fıkrasına aykırı olduğundan bu fıkranın tüzükten çıkarılması için aynı kanunun 104. maddesine göre Davalı Partiye ihtar kararı verilerek yapılmasına,

2- İstanbul, Malatya, Erzurum, Bursa, Siirt ve İçel İI Yönetim Kurulları görevden alındıkları ve Siyasi Partiler Kanununun 19/5 ve 20/10. maddelerde öngörülen süreler dolduğu halde Yönetim Kurullarının Kongrelerinin yapılmadığından, Davalı Siyasi Partiye belirlenecek süre içinde kongrelerini yaparak yönetim kurulunun oluşturulması için 2820 Sayılı Kanunun 104. maddesine göre ihtar yapılması için karar verilmesini,

3- Yapılan tüzük değişikliğinde;

a) 8. maddede üyelik haklarının kullanılmasının deftere kaydolduğunun bildirilmesi koşuluna bağlanması,

b) 39. madde ile Yönetim Kurulunun yenilenmesi için yapılacak Kongrelerde, delegelerinde değişmesine imkan verecek şekilde davranılması,

c) 66. madde ile bir kısım T. B.M.M. üye adaylarının doğrudan Parti Meclisince saptanması,

d) Özellikle geçici 2. madde ile mevcut parti üyelerinin (Parti Genel Kütüğü) düzenlenerek üyeliklerinin yenilenmesi ve böylece bir kısım üyelerin üyeliklerine son verilmesi,

2820 Sayılı Siyasi Partiler Kanunun yukarıda değinilen maddelerine ve 4. maddede ifadesini bulan (Anayasada nitelikleri belirtilen demokrasi esaslarına) aykırı olduğundan bu hükümlerin düzeltilmesi için 104. madde gereği olarak Davalı Siyasi Partiye ihtar yapılmasına,

4- Davalı Partinin Genel Merkezde, İI ve İlçelerde Kadın ve Gençlik Komisyonları kurmaya kalkışmak suretiyle, Siyasi Partiler Kanununun Kadın Kolu, Gençlik Kolu ve benzeri ayrıcalık yaratan yan kuruluşlar meydana getirilmeyeceği ilkesine aykırı davranılacağından, Davalı Partiye 2820 Sayılı Kanunun 104. maddesine göre ihtar kararı verilmesi, arz ve talep olunur."

ESASIN İNCELENMESİ :

Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başvuru yazısı ile ekleri, ilgili dosya ve işin esasına ilişkin rapor incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü :

I- Anayasa'nın 149. maddesinin dördüncü fıkrasıyla 2949 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 30. maddesinin birinci fıkrasına göre dosya üzerinde incelenen işlerde, Anayasa Mahkemesi, gerekli gördüğü durumlarda sözlü açıklamalarını dinlemek üzere ilgilileri ve konu üzerinde bilgisi olanları çağırabilir. Ancak, dosyadaki bilgi ve belgeler karşısında, ihtar istemi hakkında ilgililerin sözlü açıklamalarının dinlenmesine gerek görülmemiştir.

II- Sosyaldemokrat Halkçı Parti Tüzüğü'nün 35. maddesinin dördüncü fıkrasının incelenmesi :

Tüzüğün 35. maddesinde, üst kurulca görevden alınan il, ilçe başkanı ya da yönetim kurulu yerine atanan geçici kurulun; görevden alma ve görevlendirme kararının ilçe yönetim kuruluna bildirilmesinden başlamak üzere 30, il yönetim kuruluna bildirilmesinden başlamak üzere 45 gün içinde seçim yapılmak üzere kongreyi olağanüstü toplantıya çağıracağı öngörülmektedir.

İnceleme konusu dördüncü fıkrası ise, bu sürelerde kongre toplanmazsa atanan kurulun görevinin kendiliğinden bitmiş sayılacağı, üst kurulun hemen yeni yönetim kurulunu atayacağı belirtildikten sonra, bu yolla yapılan atamaların ancak üç kez yinelenebileceği olanağı getirilmiştir.

Bu düzenleme 22.4.1983 günlü, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun 19. maddesinin beşinci ve 20. maddesinin dokuzuncu fıkrasındaki işten el çektirme kararının il yönetim kuruluna bildirilmesinden başlayarak kırkbeş, ilçe yönetim kuruluna bildirilmesinden başlayarak otuz gün içinde il ve ilçe kongrelerinin toplanarak yeni yönetim kurullarını seçmesini öngören ve yinelemeye olanak tanımayan uyulması zorunlu kurallarla açıkça çelişmektedir. Yasayla belirlenen sürenin Tüzükle aşılması olanaksızdır. Kongrelerin, yasal sınırları oluşturan süreler içinde yapılması zorunludur.

Mahmut C. CUHRUK, Yılmaz ALİEFENDİOĞLU ve Servet TÜZÜN bu görüşe katılmamışlardır.

III- Kimi illerde görevden alınan yönetim kurulları yerine süresinde yeni yönetim kurullarının seçilmemesi :

29.11.1988 günü işten el çektirilen Erzurum, Malatya, İçel; 9.12.1988 günü işten el çektirilen Siirt; 21.12.1988 günü işten el çektirilen İstanbul, Bursa ve 22.12.1988 günü işten el çektirilen Diyarbakır il yönetim kurullarının yerine kırkbeş günlük yasal süre içinde yeni yönetim kurullarının seçilmemesi nedeniyle ihtar isteminde bulunulmuştur.

Dosyadaki belgelerden 8.7.1989 günü Erzurum, 9.7.1989 günü Bursa, 23.7.1989 günü Diyarbakır, 13.8.1989 günü Malatya, 20.8.1989 günü İstanbul, 9.9.1989 günü Siirt, 10.9.1989 günü İçel il kongrelerinin toplandığı, böylece, ihtar istemine konu tüm illerde yeni yönetim kurullarının seçildiği anlaşılmaktadır.

Sosyaldemokrat Halkçı Parti Tüzüğü'nün 35. maddesinin dördüncü fıkrasının öngördüğü süre dolmadan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca ihtar isteminde bulunulduğu gözlenmiştir.

Bir tüzük hükmünün yasaların buyurucu kurallarına aykırılığı ancak Anayasa Mahkemesi'nin ihtar kararıyla belirleneceğine göre, aykırılığı ileri sürülen maddenin uygun duruma getirilmesi için Anayasa Mahkemesi'nce ihtarda bulunulup verilen süre dolmadıkça, yasaya uygun biçimde yürürlükte sayılan tüzük hükmü uyarınca yapılan işlemler hakkında ihtar kararı verilemez. Bu bakımdan, istem reddedilmelidir.

Mahmut C. CUHRUK, Necdet DARICIOĞLU, Muammer TURAN, İhsan PEKEL ve Erol CANSEL bu görüşe katılmamışlardır.

IV- Sosyaldemokrat Halkçı Parti Tüzüğü'nün;

A- 8. Maddesinin İncelenmesi :

Bu madde, aday üyeliğin üç aylık sürenin bitiminde asıl üyeliğe dönüşeceğini, yönetim kurulunun, derhal, üyenin yazımı konusunda karar vereceğini, adını asşl üye defterine yazacağını ve üyeye bildireceğini, üyelik haklarının bu tarihten başlayacağını öngörmektedir.

İstem yazısında, kazanılmış üyelik hakkının, üyenin asıl üye defterine kaydedildiğinin kişiye bildirildiği günden başlatılmasının üyeler arasında olması gereken eşitlik ve demokrasi esaslarına aykırı bulunduğu belirtilmektedir.

İhtar kararı verilmesi için yapılan bir başvuru söz konusu olduğuna göre "eşitlik ve demokrasi esasları" ibaresiyle, tüzükte üyelik için başvurular arasında ayırım gözetilmeyeceğini öngören 2820 sayılı Yasa'nın 12. maddesinin birinci fıkrası hükmünün ve siyasi partilerin kuruluşunun, organlarının seçiminin, işleyişinin, faaliyetlerinin ve kararlarının Anayasa'da nitelikleri belirtilen demokrasi esaslarına aykırı olamayacağını kurala bağlayan 4. maddesinin ikinci fıkrası hükmünün amaçlandığı kabul edilmiş ve değerlendirme bu kurallar esas alınarak yapılmıştır.

Yazılış biçiminin neden olduğu duraksamalara karşın, maddenin üyelik haklarını, yönetim kurulunun derhal toplanıp üyenin yazımı konusunda karar verdiği andan başlatmayı amaçladığı, üç işlemin birbirini tümleyip birlikte geçerlik kazandığı sonucuna varılmış; Tüzüğün 8. maddesine ilişkin, ihtar istemi bu nedenle yerinde görülmemiştir.

B- 39. Maddesinin Birinci Fıkrasının İncelenmesi :

39. maddenin birinci fıkrasında; ilçe ve il kongrelerinin iki yılda bir yapılacağı, Tüzüğün 34. ile 35. maddelerindeki uygulamalarda ise bu sürenin kısaltılabileceği ve 55. maddenin birinci fıkrası hükmünün saklı olduğu belirtilmektedir.

İhtar başvurusunda, bu fıkranın kongre süresinin kısaltılmasına ve böylece önce seçilmiş delegelerin yenilenmesine yol açacağı, bu durumun 2820 sayılı Yasa'nın 19. ve 20. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

2820 sayılı Siyasi Partiler Yasası'nın 19. ve 20. maddelerinde il ve ilçe kongrelerinin hangi aralıklarla yapılacağı gösterilmemiş, bunun belirlenmesi parti tüzüklerine bırakılmıştır. Yasada Tüzüğün belirlediği sürelerin kısaltılamayacağına ilişkin bir kural da yoktur.

Öte yandan, 19. ve 20. maddelerden anlaşılacağı gibi! 2820 sayılı Yasa'nın benimsediği sistemin özü, kongrelerin yeni seçilmiş delegelerle yapılmasının sağlanmasıdır. Bu nedenlerle Tüzüğün 39. maddesinin 2820 sayılı Yasa'ya aykırı bir yanı yoktur.

C- 66. Maddesinin Son Fıkrasının İncelenmesi :

Bu fıkraya göre parti çıkarları ve yörenin özellikleri gözönünde tutularak, gerekli görülen seçim çevrelerinde Türkiye Büyük Millet Meclisi üye adaylarının Parti Meclisince saptanmasına karar verilebilecektir.

İhtar isteminde, belirgin ve somut nedenlere dayanmayan ve Türkiye genelinde uygulanabilirlik taşıyan bu düzenlemenin, yapısı bakımından 2820 sayılı Yasa'nın 4. maddesinde ifadesini bulan "Anayasa'da nitelikleri belirtilen demokrasi esasları"na aykırı olduğu savı yer almaktadır.

Parti Meclisinin 24 Mayıs 1989 günlü toplantısında fıkraya, "Bu sayı, seçim çevreleri toplamının yüzde onundan fazla olamaz" tümcesi eklenmiş, böylece, fıkranın Türkiye genelinde uygulanabilir olma özelliği kalmamıştır.

2820 sayılı Yasa'nın 37. maddesinde, milletvekili adaylarının saptanmasının partilerin tüzüklerinde belirleyecekleri usul ve esaslardan herhangi biri ya da birkaçı ile yapılabileceği öngörülmekte, bu yöntemler arasında merkez yoklamasına da yer verilmektedir. Aynı biçimde, Anayasa'nın 84. maddesinin ikinci fıkrasından, merkez organlarınca aday gösterme yönteminin Anayasa'ca da benimsendiği sonucuna ulaşmak olanağı vardır.

Belirtilen nedenlerle madde düzenlenmesinde Siyasi Partiler Yasasına aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

D- Geçici 2. Maddesinin İncelenmesi :

Madde, "Parti Genel Kütüğü" kurulması ve tüm üyelerin yeni kimlik kartlarının verilmesi suretiyle, üyeliklerinin yinelenmesine Parti Meclisinin karar vereceğini, uygulama için gerekli yönergenin Merkez Yürütme Kurulunca hazırlanıp uygulanacağını, kurala bağlamaktadır.

Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ihtar istemi yazısında, "Üyeliğin yenilenmesi kuralı ile bir üyenin parti dışında bırakılması 2820 sayılı Kanunun 6. maddesine ve parti içi demokrasi ilkelerine aykırıdır" denilmektedir.

Parti içi demokrasi kavramı, 2820 sayılı Yasanın 4. ve 93. maddeleriyle kurala bağlanmıştır. Bir ihtar başvurusu söz konusu olduğuna göre sevkin, dördüncü kısımda yer alan 93. maddeyi değil, 4. maddeyi amaçladığı sonucuna varılmış ve değerlendirme bu sonuncu maddeye göre yapılmıştır.

Anayasal bir hak olan parti üyeliği 2820 sayılı Yasanın 6., 12., 53. ve 57. maddeleri gibi değişik kurallarıyla korunmuştur. Aynı biçimde, Sosyaldemokrat Halkçı Parti Tüzüğü'nün 79-82. maddeleriyle de üyelik hakkı güvence altına alınmıştır. Geçici 2. madde bu kurallarla birlikte değerlendirildiğinde; maddenin, "üyeliğin yinelenmesi kuralı ile bir üyenin parti dışında bırakılması" amacını taşıdığı sonucuna varma olanağı yoktur. Maddenin sözlerinden de böyle bir anlam çıkmamaktadır. Çıkarılacak yönergeyle Yasa'ya aykırı davranışlarda bulunulması ise ancak yeni bir ihtar istemi içinde değerlendirilebilir.

Bu durumda, Geçici 2. maddenin, 2820 sayılı Yasa'nın 4. ve 6. maddelerine aykırılığı söz konusu değildir.

Bu görüşlere Necdet DARICIOĞLU katılmamıştır.

V- SHP "Parti İçi Kurul, Komisyon, Komite ve Çalışma Gruplarının Kuruluş ve Çalışmaları Yönetmeliği"nin Kadın ve Gençlik Komisyonları Kurulmasına İlişkin Kurallarının İncelenmesi :

Yönetmeliğin 11-16. maddelerden oluşan III. Bölümü "Kadın ve Gençlik Komisyonları" başlığını taşımakta ve bu komisyonların kuruluş ve işleyişine ilişkin kuralları içermektedir.

İstem yazısında, "Siyasi partilerin kadın kolu, gençlik kolu ve benzeri ayrıcalık yaratan yan kuruluşlar oluşturamayacakları Siyasi Partiler Kanununda öngörüldüğü halde, Davalı Parti "kadın ve gençlik komisyonları" adı altında devamlılık arz eden yan kuruluş kurma girişiminin eyleme geçilmeden önlenmesi gerekmektedir" denilmektedir. Siyasi Partiler Yasası'nın 91. maddesine göre "Siyasi Partiler, kadın kolu, gençlik kolu ve benzeri şekilde ayrıcalık yaratan yan kuruluşlar meydana getiremezler." Bu madde, 2820 sayılı Yasanın, 78. maddesiyle başlayıp 97. maddesiyle son bulan Dördüncü Kısmı'nda yer almaktadır.

2820 sayılı Yasanın 104. maddesine göre, bu Yasanın dördüncü kısmında yer alan maddeler hükümleri dışında kalan emredici hükümleriyle diğer kanunların siyasi partilerle ilgili emredici hükümlerine aykırılık durumunda bir siyasi parti hakkında ihtar isteminde bulunulabilir.

Bu nedenle, 2820 sayılı Siyasi Partiler Yasasının 104. maddesi koşullarına uymayan ve Dördüncü Kısım dışındaki başka bir kuralla ilişkisi bulunmayan başvurunun, işin esasına girilip anılan komisyonların kadın kolu, gençlik kolu ve benzeri şekilde ayrıcalık yaratan yan kuruluşlar niteliğinde olup olmadıkları araştırılmaksızın, reddi gerekir.

VI- SONUÇ :

I- Dosyadaki bilgi ve belgeler karşısında, ihtar istemi hakkında ilgililerin sözlü açıklamalarının dinlenmesine gerek olmadığına, oybirliğiyle;

II- Sosyaldemokrat Halkçı Parti Tüzüğü'nde, 35. maddesinin dördüncü fıkrasıyla oluşan, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 19. ve 20. maddelerine aykırılığın giderilmesinin aynı Yasa'nın 104. maddesi uyarınca adıgeçen Siyasi Partiye İHTARINA, Mahmut C. CUHRUK, Yılmaz ALİEFENDİOĞLU ve Servet TÜZÜN'ün karşıoyları ve oyçokluğuyla;

III- 29.11.1988 günü işten elçektirilen Erzurum, Malatya, İçel; 9.12.1988 günü işten elçektirilen Siirt, 21.12.1988 günü işten elçektirilen İstanbul, Bursa ve 22.12.1988 günü işten elçektirilen Diyarbakır il yönetim kurullarının yerine kırkbeş günlük yasal süre içinde yeni yönetim kurullarının seçilmemesi nedeniyle ihtarda bulunulması isteminin REDDİNE, Mahmut C. CUHRUK, Necdet DARICIOĞLU, Muammer TURAN, İhsan PEKEL ve Erol CANSEL'in karşıoyları ve oyçokluğuyla,

IV- Sosyaldemokrat Halkçı Parti Tüzüğü'nün :

A- 8. maddesinin "Üyeler arasında olması gereken eşitlik ve demokrasi esaslarına",

B- 39. maddesinin birinci fıkrasının, "2820 sayılı Yasa'nın 19. ve 20. maddelerine",

C- 66. maddesinin son fıkrasının, "Anayasada nitelikleri belirtilen demokrasi esaslarına",

D- Geçici 2. maddesinin "2820 sayılı Kanunun 6. maddesine ve parti içi demokrasi ilkelerine",

aykırılık oluşturmadığına ve bu maddelere ilişkin ihtar isteminin REDDİNE, Necdet DARICIOĞLU'nun karşıoyu ve oyçokluğuyla;

V- Sosyaldemokrat Halkçı Parti'nin "Parti İçi Kurul, Komisyon, Komite ve Çalışma Gruplarının Kuruluş ve Çalışmaları Yönetmeliği" nin, Genel Merkezde, il ve ilçelerde kadın ve gençlik komisyonları kurulmasına ilişkin 11-16. maddelerinden oluşan kurallar nedeniyle yapılması istenilen ihtar, 2820 sayılı Yasa'nın Dördüncü Kısmı'nda yeralan 91. maddeye dayandırıldığından, 104. madde koşullarına uymayan başvurunun REDDİNE, oybirliğiyle;

VI- Gereği için, kararın, Cumhuriyet Başsavcılığı ile Sosyaldemokrat Halkçı Parti Genel Başkanlığı'na tebliğine oybirliğiyle,

18.10.1989 gününde karar verildi.

 

Başkan

Mahmut C. CUHRUK

Başkanvekili

Yekta Güngör ÖZDEN

Üye

Necdet DACIRIOĞLU

 

Üye

Yılmaz ALİEFENDİOĞLU

Üye

Muammer TURAN

Üye

Servet TÜZÜN

 

Üye

Mustafa ŞAHİN

Üye

İhsan PEKEL

Üye

Selçuk TÜZÜN

 

Üye

Ahmet N. SEZER

Üye

Erol CANSEL

 

 

KARŞIOY YAZISI

Esas Sayısı : 1989/1 (Siyasi Parti-İhtar)

Karar Sayısı : 1989/1

I- Siyasi parti il ve ilçe başkanları ile yönetim kurullarının seçim şekli, merkez karar ve yönetim kurulunca hangi hallerde ve nasıl işten elçektirileceği ve geçici yönetim kurulunun nasıl oluşturulacağı, 22.4.1983 tarih ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 19. ve 20. maddeleri hükümleriyle parti tüzüğüne bırakılmıştır.

Her siyasi parti kendi tüzüğünde Anayasa ve yasalara aykırı olmamak koşuluyla bu yönleri dilediği biçimde düzenleyecektir. Bu hususlar dışında siyasi partinin iradesi sadece yapılacak düzenlemenin demokratik esaslara uygun olması koşuluyla sınırlıdır.

Sözü edilen maddelerde geçen 45 ve 30 günlük süreler geçici kurulların kongreleri çok uzun süre toplamamak suretiyle bu yetkilerini kötüye kullanmaları ihtimalini önlemek amacıyla getirilmiştir.

Maddede belirtilen süreler içerisinde herhangi bir nedenle kongrenin toplanamaması halinde geçici kurulun görevinin kendiliğinden sona ermesi karşısında böylesine bir haklı nedene dayalı olarak üst kurulun yeni bir geçici yönetim kurulu atama tedbirini üç kez yineleyebilmesinin, parti içi faaliyeti olarak demokratik esaslara aykırı bir yönü yoktur. Keyfiyet bir ihtar nedeni yapılamaz.

II- Dosyanın içerdiği bilgi ve belgelerden partinin kongrelerini yapamamış olan kimi illerin bilahare kongrelerini toplamak suretiyle yönetim kurullarını seçmiş oldukları anlaşıldığına göre buna ilişkin isteğin konusu kalmamıştır. Bu yönde karar ittihazına gerek yoktur.

Açıklanan nedenlerle kararın sonuç bölümünün II ve III numaralı bentlerinde yer alan hususlara ilişkin çoğunluk görüşüne karşıyım.

 

 

 

 

Mahmut C. CUHRUK

Başkan

 

 

KARŞIOY YAZISI

Esas Sayısı : 1989/1 (Siyasi Parti-İhtar)

Karar Sayısı : 1989/1

1- Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Sosyaldemokrat Halkçı Parti'ye değişik nedenlerle ihtar yapılmasını isteyen 28.4.1989 günlü, SP. 4. Hz. 1989/51 sayılı başvuru yazısının "Sonuç" Bölümü'nün 2. Kısmında; İstanbul, Diyarbakır, Malatya, Erzurum, Bursa, Siirt ve İçel İI Yönetim Kurulları'nın görevden alınmalarına karşın, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 19. maddesinin beşinci fıkrasında öngörülen süre içinde İI Kongrelerinin toplanmamış ve yeni İI Yönetim Kurullarının seçilmemiş olması nedeniyle, belirlenecek süre aşılmaksızın, İI Kongrelerinin toplanmasını ve yeni İI Yönetim Kurullarının oluşturulmasını sağlamak için ihtar yapılması istemi yer almaktadır.

29.11.1988 günü işten elçektirilen Erzurum, Malatya, İçel; 9.12.1988 günü işten elçektirilen Siirt; 21.12.1g88 günü işten elçektirilen İstanbul, Bursa ve 22.12.1988 günü işten elçektirilen Diyarbakır İI Yönetim Kurulları yerine yeni Yönetim Kurullarını seçmek amacıyla 8.7.1989 gününde Erzurum; 9.7.1989 gününde Bursa; 23.7.1989 gününde Diyarbakır; 13.8.1989 gününde Malatya; 20.8.1989 gününde İstanbul; 9.9.1989 gününde Siirt ve 10.9.1989 gününde İçel İI Kongreleri toplanarak yeni Yönetim Kurulları belirlendiğine göre, aynı amaç doğrultusunda, ihtar yapılmasına gerek kalmamıştır.

Siyasî Partiler Kanunu'nun 104. maddesine dayanılarak Sosyaldemokrat Halkçı Parti aleyhine yapılan yazılı başvurunun bu yönden konusu kalmadığından, istemin reddine değil; son İI Kongrelerinin başvuru tarihinden sonra gerçekleştiği, yeni Yönetim Kurullarının da bu tarihten sonra seçildiği ve Sosyaldemokrat Halkçı Parti Tüzüğü'nün 35. maddesinin dördüncü fıkrasında gözlenen Siyasî Partiler Kanunu'na aykırılığın giderilmesi için ihtar yapılması cihetine gidildiği de göz önünde tutulmak suretiyle "ihtar istemi konusunda karar verilmesine yer olmadığı" yolunda karar verilmesinin daha uygun olacağı düşünülmektedir.

2- Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 28.4.1989 günlü, SP. 4. Hz. 1989/51 sayılı yazılı başvurusunda; Sosyaldemokrat Halkçı Parti Tüzüğü'nün, 3507 sayılı Yasa'nın Geçici 1. Maddesi uyarınca 10.4.1989 gününde yapılan Parti Meclisi toplantısında değiştirilen 8. maddesinin, "üyeler arasında olması gereken eşitlik ve demokrasi esaslarına", 39. ve 66. maddeleriyle Geçici 2. Maddesinin de, "Anayasada nitelikleri belirtilen demokrasi esaslarına" aykırı olduğundan söz edilerek, "bu hükümlerin düzeltilmesi için" Sosyaldemokrat Halkçı Parti'ye ihtar yapılması talep edilmektedir.

Söz konusu ihtar isteminin, açıkça belirtilmiş olmamasına rağmen, esas itibariyle Siyasî Partiler Kanunu'nun Dördüncü Kısmında yer alan "Parti içi çalışmaların demokrasi esaslarına uygun olma zorunluluğu" başlığı altındaki 93. maddesine dayandırıldığında kuşku bulunmamaktadır.

Siyasî Partiler Kanunu'nun, parti üyeleri arasında eşitlik ilkesini ve parti içi çalışmalarda demokrasi esaslarını ön plânda tutan 93. maddesiyle, siyasi partileri ilgilendiren yasaklar kapsamı içinde özel olarak düzenlenen bu önemli konuya, aynı Yasa'nın "Genel Esaslar" başlıklı Birinci Kısmındaki "Siyasî partilerin vazgeçilmezliği ve niteliği" ni belirleyen 4. maddesinde de yer verilmesi, 101 /a. maddesinin açık ifadesi ve buyurucu hükmü karşısında, inceleme konusu işin niteliğini değiştirmemektedir.

Bu açıdan bakıldığında, Siyasî Partiler Kanunu'nun 104. maddesi koşullarına uymayan başvurunun öncelikle bu yönden reddine karar verilmesi gerekirken, esastan incelenen aykırılık savları yerinde görülmeyerek ihtar isteminin reddine karar verilmesi, sorunun mahiyet ve özelliğine uygun düşmemektedir.

Nitekim, Sosyaldemokrat Halkçı Parti'nin "Parti İçi Kurul, Komisyon, Komite ve Çalışma Gruplarının Kuruluş ve Çalışmaları Yönetmeliği" nin Genel Merkezde, İl ve İlçelerde Kadın ve Gençlik Komisyonları kurulmasına ilişkin 11-16. maddelerinde yer alan kurallarla ilgili ihtar isteminin de, Siyasî Partiler Kanunu'nun 91. maddesine dayandırıldığı kabul edilerek 104. madde koşullarına uymayan başvurunun oybirliğiyle reddi cihetine gidilmiştir.

18.10.1989 günlü, Esas: 1989/1 (Siyasi Parti-İhtar) ve Karar: 1989/1 sayılı Kararı'ın (Sonuç) bölümünün (III) ve [IV) numaralı kısımlarına bu nedenlerle katılmamaktayım.

 

 

 

 

Üye

Necdet DARICIOĞLU

 

 

KARŞIOY YAZISI

Esas Sayısı : 1989/1 (Siyasi Parti-İhtar)

Karar Sayısı : 1989/1

Siyasi Partiler Yasası'nın 3. maddesinde siyasi partilerin, tüzük ve programlarında belirlenen görüşleri doğrultusunda çalışmaları gerektiği belirtilmiştir. Aynı yasanın 90. maddesinde ise, siyasi partilerin tüzük, program ve faaliyetleri Anayasa ve kanun hükümlerine aykırı olamaz denildikten sonra, siyasi partiler, tüzük ve programları dışşnda faaliyette bulunamayacakları hükme bağlanmıştır.

Bu iki maddeye göre, siyasi partilerin faaliyetlerinin Anayasa ve yasaya aykırı olmamak üzere "tüzük ve programlarına" göre yapılması gerektiği anlaşılmaktadır.

Aynı yasanın, 9. maddesine göre, siyasi partilerin kuruluşu, Cumhuriyet Başsavcılığı'nca denetlenecektir. Başsavcı, bu denetim sırasında partilerin tüzük ve programlarını Anayasa ve yasa hükümlerine uygun olup olmaması yönünden de inceleyecektir.

S.H.P. tüzüğünün 35. maddesinin, Siyasi Partiler Yasası'nın 19. ve 20. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülen dördüncü fıkrası, Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yasanın 9. maddesine göre yapılan incelemede, Anayasa ve yasa hükümlerine aykırı görülmemiş, bu yöndeki noksanlığın giderilmesi istenmemiştir.

Öte yandan, Anayasa Mahkemesince, Siyasi Partiler Yasası'nın 104. maddesine göre, bir siyasi partiye ihtar verilebilmesi için, siyasi partinin, bu yasanın dördüncü kısmında yer alan maddeler hükümleri dışında kalan emredici hükümleri ile diğer yasalarşn siyasi partilerle ilgili emredici hükümlerine "aykırılık halinde" bulunması gerekir. Aykırılık halinde bulunma, aykırılığın sürekli nitelikte olmasını gerektirir. Aykırılık herhalde yasanın "emredici" kurallarıyla olmalıdır. Başka bir deyişle, yasa hükmü emredici değil de, yol gösterici, tavsiye edici, genel düzenleme getirici nitelikte ise siyasi partiler, pekâla, tüzüklerinde yasadan ayrı bir düzenleme getirebilirler.

Siyasi Partiler Yasası'nın 19. maddesinde, il başkanı ile il yönetim kurulunun işten el çektirilmesiyle ilgili fıkrasında, "işten el çektirme kararının il yönetim kuruluna bildirilmesinden itibaren kırkbeş gün içinde il kongresi toplanarak yeni yönetim kurulunu seçer." denilmektedir. İlçe teşkilatıyla ilgili düzenleme 20. maddede benzer şekilde düzenlenmiş, ilçe yönetim kurulunun seçilmesi için 30 günlük süre öngörülmüştür.

Bu süreler içinde kongreler toplanamazsa ne olacaktır, yasada bu yönde bir açıklık bulunmamaktadır.

S.H.P. tüzüğünün, yasaya aykırı olduğu ileri sürülen 35. maddesinin dördüncü fıkrasında, "Bu maddede belirtilen sürede kongre toplanamazsa, atanan kurulun görevi kendiliğinden bitmiş sayılır; üst kurul hemen yeni yönetim kurulunu atar, bu yolla yapılan atamalar ancak üç kez yinelenebilir." denilerek, kongrenin yasanın öngördüğü sürede toplanamaması durumu için çözüm getirmeye çalışmıştır. Tüzük, atamaların demokratik sayılabilmesi için atanacak kişilerin, kongrenin toplanması gereken sürede görev yapması esasını getirmiş ve bu yolla yapılacak atamaları "3"le sınırlamıştır.

Görüldüğü üzere, Siyasi Partiler Yasası'nın 19. ve 20. maddelerinin konuyla ilgili düzenlenmesi açık ve kesin değildir. Öngörülen süre içinde kongre toplanamazsa ne yapılacaktır, yasada bu yönde bir hüküm bulunmamaktadır. Ayrıca maddede, bu sürelere uyulmamanın bir yaptırımı da yoktur. Bu haliyle ilgili yasa hükmü "emredici" nitelikte değildir.

Öte yandan, yasaya aykırı olduğu ileri sürülen tüzük hükmü, kuruluşta Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Anayasa ve yasaya aykırı bulunmamıştır. Bu durumda, yukarıda açıkladığımız hükümlere göre, çalışmalarını tüzük ve programına göre yürütmek zorunda olan bir partinin, "yasanın emredici hükümleriyle aykırılık halinde olduğu" söylenemez ve Siyasi Partiler Yasası'nın 104. maddesine göre kendisine ihtar verilmesinin haklı nedeni olamaz.

Kaldı ki, Anayasa'nın 68. ve Siyasi Partiler Yasası'nın 4. maddesine göre, "demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsuru" kabul edilen Siyasi Partilere "ileride kapatmaya kadar gidebilecek" biçimde "ihtar" verilebilmesi için, yasanın emredici hükümlerine aykırılığın açık, kesin ve sürekli olması gerekir. Siyasi Partiler Yasası'nın söz konusu hükümlerinin açık, kesin ve emredici nitelikte bir düzenleme getirdiği söylenemez. Siyasi partinin, tüzüğüne aykırı faaliyette bulunduğu da ileri sürülmemektedir.

Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, ihtar isteminin açıklanan nedenlerle reddi gerektiği oyu ile verilen karara karşıyım.

 

 

 

 

Üye

Yılmaz ALİEFENDİOĞLU

 

 

KARŞIOY YAZISI

Esas Sayısı : 1989/1 (Siyasi Parti-İhtar)

Karar Sayısı : 1989/1

Çoğunluk kararının "ESASIN İNCELENMESİ" başlığı altında "III" sayılı bölümünde: "Bir tüzük hükmünün yasaların buyurucu kurallarına aykırılığı ancak Anayasa Mahkemesinin ihtar kararıyla belirleneceğine göre, aykırılığı ileri sürülen maddenin uygun duruma getirilmesi için Anayasa Mahkemesince ihtarda bulunulup verilen süre dolmadıkça, yasaya uygun biçimde yürürlükte sayılan tüzük hükmü uyarınca yapılan işlemler hakkında ihtar kararı verilemez" denilmektedir ki bu görüşe katılamıyoruz.

A.B.D. ve diğer bir kısım batı devletlerinde "üst hukuk kuralının önceliği ilkesi" uzun zamandan beri uygulanmaktadır. Ülkemizde de, Anayasa Mahkemesi'nin bulunmadığı zamanlarda, Anayasa'ya aykırı kanunun ihmal edilip Anayasa'nın; kanuna aykırı tüzüğün (yargı yolu ile iptalinin mümkün olmadığı zamanlarda) ihmal edilip kanunun uygulaması gerektiği bilimsel ve yargısal çevrelerde hayli benimsenip savunulmuştur.

1961 Anayasası'nın geçici 4. ve 1982 Anayasası'nın geçici 15. maddeleri ile, belirli kanunların iptalleri yasaklandığından bu kanunlardan Anayasa'ya aykırı olanları Anayasa Mahkemesi'nce ihmal edilip (nazara alınmayıp) Anayasa'ya göre müteaddit kararlar verilmiştir.

Önceki Danıştay Kanunu'nda olduğu gibi 6/1/1982 gün ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesinde de: "..... İlgililer, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilirler. Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmaz" hükmü yer almıştır.

Devletin ve yetkili kamu idarelerinin kanunu, tüzüğü ve diğer düzenleyici işlemlerinin dahi, üst hukuk kurallarına aykırı görülenleri ihmal edileceği, nazara alınmayacağı, öncelikle üst hukuk kuralının uygulanacağı hakkında pek çok bilimsel ve yargısal içtihatlar varken, hatta bu hususta açık mevzuat hükümleri konmuşken, kanuna aykırı parti tüzüğünün uygulanmasını yerinde bulmak ve parti tüzüğüne uysa dahi kanuna aykırı haller ve işlemler için "ihtar kararı verilemez" demek doğru olmaz.

Siyasi Partiler Kanunu'nun 104. maddesi: "Bir siyasi partinin ..... kanunların siyasi partilerle ilgili emredici hükümlerine aykırılık halinde bulunması sebebiyle, o parti aleyhine Anayasa Mahkemesine Cumhuriyet Başsavcılığı'nca re'sen yazı ile başvurulur. Anayasa Mahkemesi söz konusu hükümlere aykırılık görürse bu aykırılığın giderilmesi için ilgili siyasi parti hakkında ihtar kararı verir" demektedir. Bu madde hükmü açıkça, kanuna aykırılık halini ihtar için yeterli görmüş; bu aykırılığın parti tüzüğüne uygun olması halinde tüzük kaldırılıncaya kadar ihtar verilmemesi yolunda bir istisna tanımamıştır. Tanıyamazdı. Çünkü kanuna aykırı parti tüzüğü hükmünün kaldırılması bir hayli zaman alır. Bu zaman içinde parti tüzüğüne uygun; fakat kanuna aykırı işlemlere ve hallere cevaz verilemez.

Başlıca bu nedenlerle çoğunluk kararının söz konusu kısmına karşıyız.

 

Üye

Muammer TURAN

Üye

İhsan PEKEL

Üye

Erol CANSEL

 

KARŞIOY YAZISI

Esas Sayısı : 1989/1 (Siyasi Parti-İhtar)

Karar Sayısı : 1989/1

Siyasi Partiler Yasası'nın 3. ve 90. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, siyasi partilerin faaliyetlerini Anayasa ve yasaya aykırı düşmemek üzere "Tüzük ve programlarına" göre yapmaları gerektiği anlaşılmaktadır.

Siyasi Partiler Yasası'nın 19. ve 20. maddelerinde, Siyasi Parti İI ve İlçe başkanları ile yönetim kurullarının seçim şekli, merkez karar ve yönetim kurulunca hangi hallerde ve nasıl içten el çektirileceği ve geçici yönetim kurulunun nasıl oluşturulacağı hususlarının parti tüzüğünde gösterileceği belirtilmiş ve sadece bu konuda "yeni yönetim kurulu'nun" seçimine ilişkin olarak il için 45 gün ve ilçe içinde 30 günlük süreler öngörülmüştür.

Bir Siyasi Parti Tüzük maddesinin Anayasa ve Yasa'ya aykırı olduğu sonucuna varabilmek için, onun Anayasa veya Yasa'nın açıkça belirttiği bir hususun aksi istikametinde bir hükmü kapsaması gerekir. Yasa'ya aykırı olduğu ileri sürülen S.H.P. tüzüğünün 35. maddesinin dördüncü fıkrasında, "Bu maddede belirtilen sürede kongre toplanmazsa, atanan kurulun görevi kendiliğinden bitmiş sayılır; üst kurul hemen yeni geçici yönetim kurulunu atar, bu yolla yapılan atamalar ancak üç kez yinelenebilir." denilerek, kongrenin yasanın öngördüğü sürede toplanamaması durumu için çözüm getirildiği ve netice itibariyle bu düzenleme ile ulaşılmak istenen amacın, işten el çektirilen il ve ilçe yönetim kurullarının "parti içi çalışmaların demokrasi esaslarına uygun olması" kuralı ile bağdaştırmak suretiyle seçilmelerini sağlamak olduğu anlaşılmaktadır.

Sözü edilen tüzükte yapılan bu yeni düzenlemenin tümü bir bütün olarak incelendiğinde, Siyasi Partiler Yasa'nın 19. ve 20. maddelerinde seçimler için öngörülen 45 ve 30 günlük sürelere aynen yer verilip, işbu süreler içerisinde herhangi bir nedenle kongrenin toplanamaması halinde geçici kurulun görevinin kendiliğinden sona ereceği belirtildiğine göre, il ve ilçe teşkilatlarının oluşmasını sağlamak ve seçimlerin aksamaması ve sonuçlanması amacıyla üst kurula bu şekilde üç kez geçici yönetim kurulu atayabilme yetkisinin tanınmış olmasının, siyasi partiler yasasına aykırı bir yönü bulunmamaktadır. Çoğunluğun, bu düzenlemeye ilişkin olarak siyasi partiye ihtar yapılması gerektiği yolundaki görüşüne yukarıda açıklanan nedenlerle katılmıyorum.

 

 

 

 

Üye

Servet TÜZÜN

 

 

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Karar No 1989/1
Esas No 1989/1 
Karar Tarihi 18/10/1989
Künye (AYM, E.1989/1 , K.1989/1, 18/10/1989, § …)    
Karar Türü (Dosya Sonucu) İhtar isteminin reddine
Karar Türü Siyasi Parti İhtar
Davacı - Davalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı - Sosyaldemokrat Halk Partisi
Resmi Gazete 05/11/1989 - 20333
Karşı Oy Var
Üyeler Mahmut Celalettin CUHRUK
Yekta Güngör ÖZDEN
Necdet DARICIOĞLU
Yılmaz ALİEFENDİOĞLU
Muammer TURAN
Servet TÜZÜN
Mustafa ŞAHİN
İhsan PEKEL
Selçuk TÜZÜN
Ahmet Necdet SEZER
Erol CANSEL
Raportör Yok

T.C. Anayasa Mahkemesi