ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı:1984/3 (İhtar
İstemi)
Esas Sayısı:1985/1 ( İhtar
İstemi )
Karar Sayısı:1985/1
Karar Günü:21.3.1985
R.G. Tarih-Sayı:R.G.'de
yayımlanmamıştır. (Red)
1-
Mahkememizin Esas: 1984/3 (İhtar İstemi) ve Esas : 1985/1 (İhtar İstemi)
sayılarıyla işlem gören dosyaların konularının aynı olması nedeniyle
birleştirilmelerine oybirliğiyle,
2-
İncelenen konu, siyasi partinin kapatılması davası olmayıp 22.4.1983 günlü,
2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 104. maddesinin birinci fıkrası uyarınca
Cumhuriyet Başsavcılığı'nca ihtar işlemidir.
Bu
gibi işlerin, Anayasa'nın 140. maddesinin son fıkrası gereği dosya üzerinde
incelenmesi zorunludur. Bu incelemenin yapılması sırasında, Anayasa
Mahkemesi'nce, gerekli görüldüğü hallerde sözlü açıklamalarını dinlemek üzere
ilgilileri çağırma yetkisinin bulunduğunda duraksanamaz.
Öte
yandan, 2820 sayılı Kanun'un 98. maddesinde siyasi partilerin kapatılmasına
ilişkin davalarda Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun uygulanacağı buyruğu
karşısında, ihtar istemine ilişkin evrede, siyasi partinin savunma yapma
durumunda olduğundan da sözedilemez.
Bu
nedenlerle, adı geçen Partiden savunma istenmesine yasal olanak bulunmadığına
Yılmaz Aliefendioğlu, Muammer Turan ve Mehmet Çınarlı'nın "ilgili siyasi
partiden savunma istenmesinin yararlı olduğu ve bunu engelleyen yasal bir hüküm
de bulunmadığı" yolundaki karşıoyları ve oyçokluğuyla,
3-
2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 9. maddesi hükmüne göre, Cumhuriyet
Başsavcılığı'nca, bir uyarıda bulunulmamasının aynı Yasanın 104. maddesi
gereğince ihtar istenmesine bir engel teşkil etmediğine ve işin istek
çerçevesinde sonuca bağlanması gerektiğine Muammer Turan'ın [7.11.1982 gün ve
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 69 uncu maddesinde:
"Cumhuriyet Başsavcılığı, kurulan partilerin tüzük ve programlarının ve
kurucularının hukuki durumlarının Anayasa ve Kanun hükümlerine uygunluğunu,
kuruluşlarını takiben ve öncelikle denetler; faaliyetlerini de takip eder"
hükmü yer aldığı gibi; 22.4.1983 gün ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun
9 uncu maddesinde: "Cumhuriyet Başsavcılığı, kurulan partilerin tüzük ve
programlarının ve kurucuların hukuki durumlarının Anayasa ve kanun hükümlerine
uygunluğunu ve belgelerinin tamam olup olmadığını kuruluşlarını takiben
öncelikle ve ivedilikle inceler. Tespit ettiği noksanlıkların giderilmesini,
lüzum göreceği ek bilgi ve belgelerin gönderilmesini, yazı ile ister. Bu
yazının tebliğ tarihinden başlayarak otuz gün içinde noksanlık giderilmediği
veya istenen ek bilgi ve belgeler gönderilmediği takdirde siyasi partilerin
kapatılmasına dair hükümler uygulanır" denilmekte; kanunun bu maddesinin
atıfta bulunduğu ve "Siyasi partilerin kapatılması" başlığını taşıyan
"Beşinci Kısım" ise 98 inci maddeden 108 inci maddeye kadar hükümleri
içermekte; aynı Kanunun 10. maddesi Tüzük değişikliklerinin de 15 gün içinde
Cumhuriyet Başsavcılığı'na bildirilmesini öngörmektedir.
Bu
hükümlerden anlaşılacağına göre Cumhuriyet Başsavcılığı, partilerin kuruluşunu
denetlerken ve faaliyetlerini takip ederken, ilk önce "tespit ettiği
noksanlıkların giderilmesini yazıyla isteyecek; bu yazının tebliğ tarihinden
başlayarak 30 gün içinde noksanlık giderilmediği takdirde siyasi partilerin
kapatılmasına dair hükümler uygulanacaktır."Buradaki "noksanlık"
sözcüğünün kapsamına kanuna aykırılıklarda girmektedir.
Kanunun
hiç bir maddesinde, 9. maddeye göre Partinin tüzük ve programı üzerinde
Cumhuriyet Başsavcılığı'nca "öncelikle ve ivedilikle" yapılacak inceleme
sonunda tespit edilecek Anayasa ve kanun hükümlerine uygunsuzlukların
giderilmesini yazıyla isteme ve ancak bu isteğe uyulmadığı takdirde
"siyasi partilerin kapatılmasına dair hükümlerin uygulanması" yöntemi
değiştirilmemekte; 9. maddeye uyulmadan ve belirtilen ilk işlemler
tamamlanmadan dava açılması emredilmemektedir.
Başlıca
bu nedenlerle Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, 2820 sayılı Siyasi Partiler
Kanunu'nun 9. maddesindeki şart, görev ve yetkilerin yerine getirilmeden
yapıldığı anlaşılan başvurunun reddi gerektiği düşüncesiyle kararın bu kısmına
karşıyım.] yolundaki karşıoyuyla ve oyçokluğuyla,
4-
İşin esasına gelince:
A)
Cumhuriyet Başsavcılığı, Doğru Yol Partisi Tüzüğü'nün, 20. maddesinin (a)
bendinin dördüncü fıkrasında, "Delegeler kongre üyeleri arasından
seçilebileceği gibi partiye kayıtlı diğer üyeler arasından da
seçilebilir." biçiminde; 37. maddesinin (a) bendinin üçüncü fıkrasında,
"Büyük Kongreye katılacak delegeler il kongresinin kendi üyeleri arasından
veya Partiye kayıtlı diğer üyeler arasından seçilebilir." biçiminde
yapılan değişikliklerin, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun öngördüğü parti
içi demokrasi ilkesine ve bu hususu içeren 4. maddesinin ikinci fıkrası
hükmüyle, aynı Yasanın 6. maddesinin sonuncu fıkrası hükümlerine aykırı
olduğunu belirterek, adı geçen Partiye, "parti tüzüğünün, bir parti
üyesine kayıtlı olmadığı teşkilat kongresinde de delege adayı olma ve seçilme
yetkisini veren 20. maddesinin (a) bendinin (4) üncü fıkrası ile 37. maddesinin
(a) bendinin (3) üncü fıkrasının 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 4/2 ve
6/son madde ve fıkraları hükümlerine uygun hale getirilmesi" için, aynı
Yasanın 104. maddesi uyarınca ihtar yapılmasını istemektedir.
Doğru
Yol Partisi Genel Merkezi'nin 4 Mart 1985 günlü, 2738 sayılı yazısına ek olarak
Anayasa Mahkemesi'ne yollanan ve yapılan tüm değişiklikleri içerdiği belirtilen
Tüzükte, 20. maddenin istem konusu bölümünün, "Delegeler kongre üyeleri
arasından seçilebileceği gibi, o ilçede partiye kayıtlı diğer üyeler arasından
da seçilebilir" biçimini, 37. maddenin istem konusu bölümünün, "Büyük
kongreye katılacak delegeler il kongresinin kendi üyeleri arasından veya o
ildeki parti üyeleri arasında seçilebilir." biçimini aldığı saptanmış ve tüzük
metninin bir örneğinin de Cumhuriyet Başsavcılığı'na yollandığı anlaşılmış
olmasına göre, 20. ve 37. maddeler açısından konusu kalmayan işe ilişkin istem
hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Yekta Güngör Özden'in "ihtar
istemine konu yapılan ve parti organlarının seçimini, işleyişini, çalışmalarını,
kararlarını ilgilendiren Doğru Yol Partisi Tüzüğü'nün 20/a-4 ile 37/a-3
fıkralarının düzeltildiği savunulup saptanan şimdiki yapıları-biçimleri de
tüzelkişiler hukuku ve demokratik ilkelere aykırı olmakla birlikte bu nedenle
istemde bulunulmadığı için redde katılıyorum." yolundaki değişik gerekçesi
ve oybirliğiyle,
B)
Aynı ihtar isteminde Cumhuriyet Başsavcılığı "Doğru Yol Partisi Kurucular
Kurulu'nun 25.11.1984 gün ve 46 sayılı toplantısında, Parti Tüzüğü'nün 48 ve 52
nci maddelerinde yapılan değişiklikle Merkez Karar ve Yönetim Kurulu ile Merkez
Disiplin Kurulu üye sayılarında yapay olarak yapılan artış ve ihdas edilen yeni
üyeliklere kapatılmış Büyük Türkiye Partisi'nin kurucu ve yöneticilerinin getirilmesi
suretiyle tezahür eden faaliyet 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 4/2 ve
90. maddelerine aykırı görüldüğünden 25.11.1984 gün ve 46 sayılı Kurucular
Kurulu kararına dayanan Tüzük değişikliğindeki kanuna aykırılığın giderilmesi
ve kanuna aykırı tüzük değişikliğine dayanılarak yapılan görevlendirmelerin
geçersiz sayılması hususlarında ihtar kararı verilmesi" ve ayrıca
20.2.1985 günlü, SP.8-Muh.18 sayılı ek dilekçesinde de "Anayasa
Mahkemesi'nin 14.2.1985 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 28.9.1984 tarih ve
1984/1-1 sayılı kararında açık olarak (79 sayılı kararla Büyük Türkiye Partisi
temelli kapatılmış olduğundan, bu Parti de, anılan 96. maddenin ikinci fıkrası
içinde kalmaktadır...) denilerek durumun bu şekilde kabul edilmiş olması
karşısında yukarıda değindiğimiz Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 69.
maddesinin 7. ve 2820 sayılı Kanun'un 95. maddesi hükümlerinin de açtığımız
ihtar davasında ek talep olarak nazara alınmasını" istemiştir.
2820
sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 16. ve 17. maddelerine göre Merkez Karar ve
Yönetim Kuruluyla Merkez Disiplin Kurulu üye sayılarının alt sınırlarının
belirlenmiş olmasına rağmen üst sınırlarının belirlenmesine gerek görülmemiş bu
hususun siyasi partilerin yetkilerini ve takdir hakları kapsamında Tüzükle düzenlenmesinin
uygun bulunmuş olması karşısında, yapılan değişiklikler Siyasi Partiler
Kanunu'nun 4. maddesinin ikinci fıkrası ile 90. maddesine aykırılık
oluşturmadığından ihtar isteminin reddine oybirliğiyle,
Milli
Güvenlik Konseyi'nin 31.5.1983 günlü, 79 nolu Kararının 2820 sayılı Siyasi
Partiler Kanunu'nun 95. maddesine ilişkin bulunduğu görüşü, bu maddenin sözü
edilen Kanunun "Siyasi Parti ile ilgili yasaklar" başlıklı Dördüncü
Kısmında yer alması ve bu maddeye aykırılığın yaptırımının da 101/b maddesine göre
siyasi partinin kapatılması olması ve böyle bir davanın açılmamış bulunması
karşısında bu konudaki istemin de reddine oybirliğiyle,
5-
Kararın Cumhuriyet Başsavcılığı'na ve ilgili Siyasi Parti Genel Başkanlığına
tebliğine,
21.3.1985
gününde karar verildi.
Başkanvekili
H. Semih
ÖZMERT
|
Üye
Necdet
DARICIOĞLU
|
Üye
Kenan
TERZİOĞLU
|
|
Üye
Yılmaz
ALİEFENDİOĞLU
|
Üye
Yekta Güngör
ÖZDEN
|
Üye
Orhan ONAR
|
|
Üye
Muammer TURAN
|
Üye
Mehmet ÇINARLI
|
Üye
Selahattin
METİN
|
|
Üye
Servet TÜZÜN
|
Üye
Osman Mikdat
KILIÇ
|
|
|
|
|
|